Sex Hikayeleri

2 sene önce - Admin Ekledi - 1346 Kez Okundu

Hoca Efendi Götümü Beğendi

Hoca Efendi Götümü Beğendi

Merhaba, bu hikayem Gymnasium (Lise) dönemimde geçiyor. 16 yaşımı bitirmiş, 17 yaşıma girmiştim. Derslerle pek fazla aram olmasada, işte iyi kötü sınavları geçiyordum. Bir dersim hariç hepsi iyi idi, kötü olan matematik dersiydi. Ne yapsam kafama girmiyor, matematik derslerinde ve sınavlarında bir türlü başarılı olamıyordum. Babamın ve annemin çok kızacağını bildiğim için eve bu durumu söylememiştim. Evdekiler bana sınıfı geçtim gözüyle bakıyorlardı. O ara matematik dersimize giren Türk bir hoca vardı, İsmail adında. Her ne kadar ‘Cool’ bir hoca olsada derslerde onu anlayamıyordum. İsmail hoca tahminen 40 yaşında falan vardı. Evli olmasına karşın atletik vücuda sahip biriydi. Bütün kız öğrenciler onu çok beğeniyorlardı. Bizim sınıfa yaklaşık 6 aydır ders veriyordu.

Eğitim yılının bitmesine yaklaşık 1.5 ay kalmıştı. Benim halen matematik dersim kötü bir durumdaydı ve düzelme imkanı da yoktu, zaten birşey anlayamıyordum. Kızlar yine ders arasında İsmail hoca hakkında övgüyle konuşuyorlardı. Sınıf arkadaşım Kübra beni kenara çekip, “Kızım gidip İsmail hocayla konuşsana! Çok Cool bir adam! Bak benim son sınavım kötü geçtiğinde ben gittim konuştum, bana yardımcı oldu! Durumunu anlatırsan sana yardımcı olacağına eminim!” dedi.

Aklıma yatmıştı. Bütün cesaretimi toplayıp odasına gittim. İsmail hoca odada yalnızdı, masasının arkasındaki koltukta oturuyordu. Cool bir adam olduğu zaten belliydi. Beni görünce hemen ayağa kalkıp, “Hoş geldin Ecemsu!” diyerek oturmamı teklif etti. “Sağolun hocam böyle iyi.” deyip ayakta kaldım. “Buyur, ne istiyorsun?” dediğinde ona diğer derslerimin durumunu anlattım. Kalan matematik derslerimin çok fazla kötü olduğunu, 1.5 ay icinde düzelmesinin çok zor olduğunu, matematikle aramın olmadığını falan anlatmaya başladım. Beni ilgiyle dinliyordu…

Konuşmam bitince, İsmail hoca, “İyi güzel de, ben ne yapabilirim?” dedi. Ben de cilveli bir şekilde, “Hocam siz isterseniz halledebilirsiniz!” dedim. Bana yardımcı olması için dil dökmeye, yalvarmaya, yalakalık yapmaya ve onu övmeye başladım. “Lütfen bana yardımcı olun, ailem benim bu durumumu bilmiyor… Hatta para isterseniz, yaz tatilinde bir işe girer çalışırım, size para veririm…” dedim. Gülümsedi ve “Para rüşvete girer, asla para kabul etmem! Derslerimde çok kötü olduğun halde seni yine de bu zamana kadar idare ettim! Kusura bakma, yapabileceğim bir şey yok!” dedi.

Ben biraz daha yalakalaşarak, “Eğer parayla olmazsa nasıl olacak? Bana bir yol gösterin hocam!” dedim. İsmail hoca ise ısrarla bana yardımcı olamayacağını, derslere çalışmam gerektiğini filan atlatıyordu ki, (nasıl oldu ben de bilemiyorum, kendime halen şaşıyorum) “Ne isterseniz yaparım hocam! Kübra’ya da yardımcı olmuşunuz!” dedim. Hoca az düşündü ve “Peki, kapıyı kilitle yanıma gel!” dedi. O anda sanki bütün sinirlerim boşaldı. Niyetini hemen anladım. Ama yapacak birşeyim yoktu. Kapıyı kilitleyip yanına gittim…

“Ecemsu, güzel kızsın, belki senin bu sorunu aramızda halledebiliriz!” diyerek yanaklarımı, saçlarımı okşadı. Kendimi bir an geri çekmek istedim, ama yapamadım, çaresizdim, üstelik bu fikir de benden çıkmıştı. Sesim kesilmiş, olacaklara kendimi bırakmıştım. Hocanın karşısında kurbanlık koyun gibiydim, tepki veremiyordum. Beni kucağında oturttu. Sağ eliyle belimi kavradı, çok güçlü olduğu belliydi. Elleri vücudumda gezinirken yanağımdan öpmeye başladı. Boynuma geçti. Öptükçe öpüyordu. Sanki beni esir almıştı, ben ne bir tepki verebiliyordum, nede bir karşılık…

Dudaklarıma öpücükler kondurmaya başladığında ben de inanılmaz şekilde tahrik olmaya başlamıştım. Daha önce bir sevgilim (çıktığım biri) vardı, onunla birçok kez öpüşmüştük, tabiiki fazla ileri gitmeden. Şimdi benden yaşlı, tecrübeli ve evli öğretmenim dudaklarımı kemirircesine öpüyordu. Ben de artık ona karşılık veriyordum. Gömleğimin düğmelerini yavaşça açtı ve göğüslerimi okşamaya başladı. O yıllarda vücüt hatlarım iyi olmasına rağmen göğüslerim küçüktü. Hoca sütyenimden çıkardığı göğüslerimi öpüp yalamaya ve emmeye başlamıştı. Bir yandan da elini eteğimin altına sokmuş, külodumun üstünden amımı okşuyordu. Ben gözlerimi kapamış, sadece ona ayak uydurmaya çalışıyordum…

Eliyle benim elimi alarak pantolonunun önüne, sikinin üstüne götürdü. Şimdi ben de onun sikini pantolonun üstünden okşuyordum. Hocanın siki adeta deliye dönmüştü ve pantolondan bile çok rahat fark ediliyordu. Bu durum beni hem korkutmuş, hem de çok tahrik etmişti. Hoca elini külodumdan içeri salmaya çalıştığında hemen engel oldum, ona bakire olduğumu ve bu durumun böyle kalmasını istediğimi söyledim. Sert tepki vereceğini düşündüğüm halde gülümsedi ve “Merak etme, sen nasıl istersen öyle olacak! Korkma, kızlığına dokunmayacağım! Bir erkeği memnun etmenin başka yolları da var, mesela beni ağzınla boşaltabilirsin!” dedi. İstemeyerek de olsa kabullendim, başka çarem yoktu, bilmiyorum belki ben de istedim. Ama matematik dersimi halletmem lazımdı.

İsmail hoca gömleğimi, sütyenimi ve eteğimi çıkardı. Karşısında şimdi bir külotla kalmıştım. O da pantolonunu indirdi. Boxerini de indirince çok korktum, ilk defa canlı olarak birinin sikini görüyordum. Çıktığım çocuğun sikini bile görmemiştim. Hocanın siki abartısız bileğim kadar kalın ve yaklaşık 19-20 cm uzunluğunda vardı. Bu arada vücudumun neresi denk gelirse öpmeye, yalamaya devam ediyordu. Birden omuzlarımdan bastırıp bacaklarının arasına çöktürdü beni. Sikini öptürdü bana. Sikini ağzıma almamı istiyordu. Çaresizce ağzıma aldım ve yalamaya başladım. Bunu ilk defa yaptığımdan ve sikinin kafası çok kalın olduğundan hepsini alamıyordum. Dudak kenarlarımın sanki yırtıldığını hissediyordum…

Birden sikini sert bir şekilde boğazıma kadar sokutu. Nefes almakta zorlanıyordum, bir ara gözlerimden yaş bile geldi. Birkaç kez ağzımda git-gel yapıp, “Evet bebeğim devam et!” diyordu. Elimden geldiğince yalıyordum sikini. Arada bir sikini tekrar köklüyordu gırtlağıma. İki eliyle başıma bastırdığında kusacak gibi oluyordum. Bu halimi gördükçe, “Harikasın bebeğim!” diyor, tekrar ağzımı sikmeye devam ediyordu. Aniden hızlanmıştı. Ben ne olduğunu anlamadan birden ağzıma boşaldı. Döllerini yutmamı istedi, ama yapmadım, boğulacak gibi oldum ve ağzımdaki dölleri yere tükürdüm.

Yerleri batırdığım için bana kızacak diye korktum ve “Bir bez varsa verin de temizleyim!” dedim. Ama hoca gülümseyerek, “Sorun değil bebeğim, ben sonra temizlerim! Sen üstüne başına çeki düzen ver!” dedi. Hoca boxerini ve pantolonunu çekerken, ben de giyinip, saçımı başımı düzenledim. “Ee hocam, matematikten geçerli not verecek misiniz?” diye sorduğumda, “Halledeceğim, ama sen de ne zaman çağırırsam geleceksin, tamam mı?” dedi. Sevinçle, “Tamam hocam!” deyip çıktım odasından. İlerleyen günlerde 3 defa daha gittim odasına. Her seferinde hemen hemen aynı şeyleri yaşadık. Her seferinde dudaklarımı ve memelerimi öpüp, beni seviyor, sonra da ağzımı sikip boşalıyordu…

Bir Cuma günü derste olduğum zaman mesaj attı, haftasonunda karısının evde olmayacağını, Cumartesi günü evine gelmemi itiyordu. Adresini de yazmıştı. “Tamam hocam!” diye cevap yazdım. Ne olacağını biliyordum, yine benimle biraz oynayacak ve sonunda da ağzımı sikecekti…

Bu düşüncelerle Cumartesi günü evine gittim. Beni içeri alınca evin kapısını kilitledi. Biraz tedirgin olsamda, içimden (Ağzımla boşaltır, giderim) diyordum. Hemen ayak üstü bana sarılarak beni öpmeye başladı. Belimi öyle bir sıkıyordu ki, nefes alamayacak gibi oldum. Beni kucakladığı gibi salona götürüp oradaki koltuğa yatırdı. Üstümdeki elbiseleri çıkarırken bu sefer daha sert davranıyordu. Ağzımı sikmenin yetmediğini, götümden de sikmek istediğini söylediğinde korkmuştum. Külodumu çıkarmak istediğinde ağlayarak yalvarmaya başladım. “Lütfen hocam, istemiyorum, ağzımla istediğiniz kadar boşaltayım!” diyordum. Ama dinlemiyor, “Çok güzelsin, seni çok seviyorum, artık benim olacaksın, sadece benim!” diyordu.

Külotumu yırtarcasına çıkarıp, amımı götümü ellemeye başladı. Ben halen yalvarırken, beni susturmak için sikini çıkarıp ağzıma soktu ve sert bir şekilde ağzımda gidip gelmeye başladı. Bir eliyle de kafamdan bastırdığı için hareket edemiyordum. Siki sertleşmiş ağzıma sığmaz olmuştu, yine nefes almakta zorlanıyordum…

Sonra birden beni dönderip, koltuğun kenarında domalmamı sağladı. Ben yine ağlayarak yalvarırken, götümün yanaklarını ayırıp göt deliğimi yalamaya başladı. Her nekadar korksam da, götümü yalaması hoşuma gitmişti, müthiş heyecan ve zevk veriyordu. Ben domalmış halde birşey yapamıyor, korku ve heyacanla olacakları bekliyordum. Sonra göt deliğime biraz tükürük bıraktı, sikini de az tükürükleyerek arkama yanaştı. Sikini göt deliğime dayayıp, ani bir hareketle sert bir şekilde soktu. İnanılmaz bir çığlık attım, ama hemen eliyle ağzımı kapadı. Acıdan bayılmışım…

Kendime geldiğimde hocam halen arkamda, kalın sikiyle, sert ve hızlı bir şekilde götümü sikiyordu. Ağlayarak, “Hocam çıkarın, dayanamıyorum, götüm yırtılacak!” diye yalvarınca, saçlarımı asılarak, “Bir şey olmaz, Kübra dayanabiliyorsa sen de dayanırsın!” deyip götümü sikmeye devam etti. Sanki ata binmiş gibiydi, bir yandan elinde doladığı saçlarımı asılıyordu. Kaçacak bir yerim, yapacak bir şeyim yoktu. Elimden sadece ağlamak geliyordu. “Sabret bebeğim az kaldı!” diyerek şimdi daha sert sikiyordu götümü. Bense artık acıdan o kadar halsizleşmiştim ki, hiçbir şey hissetmiyordum…

Hocam birden götüme kökleyip kaldı. Hırlar gibi sesler çıkararak boşalıyordu. Döllerinin götümün içine fışkırdığını hissedebiiyordum. O kadar çok boşalmıştı ki, götümden sızan döller bacaklarıma akıyordu. Beni kaldırdı ve yere diz çoktürdü, sikini ağzıma almamı istedi. Ben yapmak istemeyince tokat attı, zorla sikini ağzıma soktu. Karşısında, dizlerimin üstünde bekliyordum. O çok beğendiğim, ‘Cool’ dediğim hoca artık gözüme öyle görünmüyordu. Ona bakınca vahşi bir hayvan görüyordum.

Sikini bana temizlettikten sonra koltuğa oturdu. Ben de zar zor ayağa kalkıp, lavaboya gittim, ağzımı yüzümü temizledim. Ağlamaktan gözlerim kıpkırmızı olmuştu. Salona döndüğümde yanında oturttu beni, “Özür dilerim bebeğim, okadar güzel ve dar bir götün var ki, kendime hakim olamadım! Söz, yarın daha nazik olurum!” dedi. Ben hoca amacına ulaştı, götümü sikti, hevesini aldı, benle işi bitti sanıyordum. Şaşkınlıkla, “Yarın da mı geliyorum?” diye sordum. “Evet bebeğim, karım yarın da evde yok!” dedi. Biraz kendime gelince hocanın evinden çıktım ve doğruca kendi evimize gittim. Ama götümün acısıyla nasıl yürüdüğümü bir de bana sorun. Eve varınca ilk işim banyoya girmek oldu. Bir saate yakın duşun altında kaldım ve ağladım.

Pazar günü anneme yine, “Arkadaşlarda sınava hazırlanacağız…” yalanını uydurup hocanın evine gittim. Zile bastığımda kapıyı çırılçıplak bir şekilde bizim sınıftaki Kübra açınca hayatımın şokunu yaşadım. O Pazar günü İsmail hoca akşama kadar hem beni, hem Kübra’yı götten sikti. Başta Kübra’ya içimden kızmıştım, ama birlikte İsmail hocanın yarağını yedikten sonra Kübra ile sıkı kanka ve sırdaş olduk. Artık hoca nezaman beni veya Kübra’yı çağırsa, Kübra ile birlikte gidiyor, hocayı ağızlarımızla ve götlerimizle boşaltıyorduk…

Sene sonunda gerçekten söz verdiği gibi matematik dersimi geçmiştim 🙂